Ekonomik ve Mali Yönetimin İnsani Krizleri Artırıp Azaltmadaki Etkisi
Ekonomik ve Mali Yönetimin İnsani Krizleri Artırıp Azaltmadaki Etkisi
Uluslararası medya, bir kez daha toplumların mali ve ekonomik kararlarının milyonlarca insanın hayatını nasıl etkileyebileceğini göstermiştir.
Günlük alışverişlerden devlet bütçelerine kadar her ekonomik tercih, şiddeti, açlığı veya barış ve adaleti güçlendirebilir ya da zayıflatabilir ve bu durum herkesin üzerinde insani bir sorumluluk yükler.
Gazze, Sincan ve Afrika’daki son örnekler, ekonomik ve mali yönetime verilmesi gereken önemi daha da belirgin hale getirmiştir.
👈🏻Arkadaşımızın bu konu hakkındaki raporunu inceleyelim.👉🏻
Uluslararası medya, ekonomik yönetim ve insan onuru arasındaki ilişkinin her zamankinden daha net hale geldiğini bildirmektedir.
Devlet bütçeleri, yatırım kararları ve hatta günlük alışverişler, savaşların devamına, açlığın yayılmasına veya barış ve adaletin güçlendirilmesine doğrudan etkide bulunabilir.
Bu gerçek, bilinçli ve sorumlu karar vermenin acil bir öncelik haline gelmesini zorunlu kılmaktadır.
Bu bağ, acı ve üzücü örneklerle doludur.
Sincan’da, Uygurlar hâlâ zorla çalıştırma, yer değiştirme ve geniş çaplı tutuklamalarla karşı karşıya kalmaktadır ve Taiyuan Araştırmaları’na göre, 2017’den bu yana yaklaşık bir milyon kişi yeniden eğitim kamplarında tutulmaktadır.
Bu uygulamalar, küresel tedarik zincirlerinin dahi insan hakları ihlallerine bulaşmış olabileceğini ve insan adaletine duyarsız ekonomik yönetimin bu krizlerin devamına katkıda bulunduğunu göstermektedir.
Gazze’de de Washington Post, Al Jazeera ve Reuters’a göre, 62 binden fazla kişi ölmüş, bunların büyük bir kısmı çocuklardan oluşmaktadır.
Resmi olarak ilan edilen kıtlık ve açlıktan dolayı yüzlerce kişinin ölümüne yol açan bu tablo, krizin insani boyutlarını ve ekonomik kısıtlamaların ve kaynakların kötü yönetiminin doğrudan etkisini ortaya koymaktadır.
Afrika ve Güney Asya da benzer bir krizle karşı karşıyadır.
Akademik araştırmalar ve The Guardian raporları, çocuk askerlerin dünya genelindeki %40’ının Afrika’da bulunduğunu ve Sierra Leone’de 12 yaş altındaki on binlerce çocuğun zorla savaş alanına sürüldüğünü göstermektedir.
Taliban, Afganistan’da küçük erkek çocuklarını savaş ve intihar saldırıları için kullanmaktadır.
Bu meseleler, ekonomik ve yönetim politikalarının insanların yaşamları üzerindeki doğrudan etkisine dair açık örneklerdir.
Özgür Müslümanlar Örgütü Müdürü Mücteba Aḥund, bu örneklere değinerek bilinçli yaşamın bireysel refahın ötesinde olduğunu vurgulamıştır.
Her dolar ve her tüketim tercihi, savaşları durdurmak ve adaleti güçlendirmek için üzerimizde insani bir sorumluluk yükler.
Aḥund, günümüz neslinin akıllıca ekonomik yönetim ve insan onuruna saygı göstererek, küresel barış ve adalet yolunda şiddet ve baskıya karşı bir yol açabileceğine inanıyor.
