Almanya’nın Yeni Göç Politikası ve Kısıtlamalar Zinciri; Hızlı Vatandaşlıktan Feragat ve Aile Birleşiminin Durdurulması

Almanya’nın Yeni Göç Politikası ve Kısıtlamalar Zinciri; Hızlı Vatandaşlıktan Feragat ve Aile Birleşiminin Durdurulması
Almanya Federal Hükümeti, yeni bir tasarının onaylanmasıyla göç konusunda daha katı bir yaklaşım benimsemiştir.
Bu karar, dini kurumlar, insan hakları örgütleri ve bazı siyasi figürlerin sert tepkisini çekmiştir.
Asıl odak noktası hızlı vatandaşlık verilmesinin engellenmesi ve mülteci aile birleşiminin askıya alınması olmuştur.
👈🏻Arkadaşımızın bu konu hakkındaki haberini inceleyelim.👉🏻
Almanya Federal Hükümeti kabinesi, kısa bir süre önce, daha önce topluma iyi entegre olmuş göçmenler için düşünülen ve sadece üç yıl ikamet süresi sonunda Alman vatandaşlığının verilmesinin kaldırılmasını içeren yasa tasarılarını onayladı.
Bild gazetesine göre, Almanya İçişleri Bakanı, önceki güzergâhı “hatalı” olarak nitelendirmiş ve vatandaşlık sürecinin entegrasyonun son aşaması olması gerektiğini, başlangıç aşaması olmaması gerektiğini vurgulamıştır.
Ayrıca, resmi mülteci statüsüne sahip olmayan kişiler için (ikincil koruma sahipleri) aile birleşimi geçici olarak iki yıl süreyle durdurulacaktır.
Bu karar 380.000 göçmeni, çoğunluğu Suriye’den olmak üzere, etkileyecektir.
Tepki olarak, büyük Alman kiliseleri bu kararın insani sonuçlarına karşı uyarıda bulunmuşlardır.
Hamburg Katolik Başpiskoposu, Neue Berliner medya grubuna verdiği röportajda, bu yasayı ahlaki açıdan endişe verici ve entegrasyon sürecine zarar verecek olarak nitelendirmiştir.
Protestan Kilisesi de benzer bir dille muhalefetini dile getirmiştir.
İnsan hakları örgütü Pro Asyl, bu politikayı “aileleri yok edici” olarak adlandırmış ve göçmenler arasında artan endişe ve psikolojik güvenliksizliğe dikkat çekmiştir.
Bir göç araştırmacısı ise Rheinische Post gazetesine, hızlı vatandaşlık verilmesinin kaldırılmasının uzman göçünü teşvik etmeme ihtimalini gündeme getirmiştir.
Öte yandan, bazı yerel yetkililer ve Alman medyasının bir kısmı, bu kararı desteklemiş, kentler ve sınırlar üzerindeki göç baskısını azaltmak için bir adım olarak değerlendirmiştir.