Quebec Hükümetinin Müslümanlara Karşı Tartışmalı Yasa Tasarısına Geniş Çaplı Protestolar; Başpiskoposlar da Protestoculara Katıldı

Quebec Hükümetinin Müslümanlara Karşı Tartışmalı Yasa Tasarısına Geniş Çaplı Protestolar; Başpiskoposlar da Protestoculara Katıldı
Kanada’nın Quebec hükümeti, kamusal alanlarda namaz kılmayı ve yüzü tamamen örtmeyi yasaklayan tartışmalı bir yasa tasarısı sundu.
Üniversiteler, parklar ve kamusal alanları kapsayan bu yasa tasarısı, Müslümanlar, insan hakları aktivistleri ve hatta Katolik Başpiskoposlar Birliği tarafından sert protestolarla karşılandı.
👈🏻Arkadaşımızın bu konu hakkındaki haberini inceleyelim.👉🏻
Kanada’nın Quebec hükümeti, kısa süre önce kamusal alanlarda namaz kılmayı ve Müslüman kadınlar için yüzü tamamen örtmeyi yasaklayan yeni ve tartışmalı bir yasa tasarısını parlamentoya sundu.
Özellikle üniversiteler, parklar ve diğer kamusal alanları kapsayan bu yasa, herhangi bir ihlal durumunda ceza uygulamaktadır. Bu yasa tasarısına yanıt olarak, Müslüman gruplar ve insan hakları aktivistleri geniş çaplı protestolar başlattı.
Quebec hükümetinin desteklediği bu yasa tasarısı, özellikle Müslümanların yoğun kaygılarına yol açtı ve bunu dini özgürlüklerin ihlali olarak görüyorlar.
Diğer yandan, Katolik Başpiskoposlar Birliği de bu yasa tasarısına itiraz etti ve bunu dini ve insani özgürlüklere yönelik bir tehdit olarak değerlendiriyor.
Quebec hükümeti, bu kısıtlamaların sekülarizmi korumak ve dini devletten ayırmak için gerekli olduğunu vurguluyor.
Ayrıca bu yasanın, “istisna maddesi” aracılığıyla, Haklar ve Özgürlükler Anayasası’yla çelişse bile uygulanabileceğini belirttiler ki bu durum muhaliflerin daha fazla kaygılanmasına neden oldu.
Quebec’in büyük şehirlerinde sokak protestoları sürüyor ve insan hakları savunucusu örgütler bu yasa tasarısının acil olarak yeniden gözden geçirilmesini talep ediyor.
Analistler, yasanın kabul edilmesinin toplumsal gerilimleri artırabileceği ve Müslümanların devlet kurumlarına olan güvenini azaltabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Başpiskoposların protestocular arasında yer alması, dini ve sivil toplumlar arasında dini kısıtlamalara karşı dayanışmanın sembolü olarak görülüyor ve konunun insani boyutunu daha belirgin hale getiriyor.




