Namaz, Eğitim ve Direniş: İslam, Siyahi Amerikalıların Kültürel ve Mücadeleci Kimliğini Kölelik Döneminden Sivil Haklar Hareketlerine Nasıl Şekillendirdi?

Namaz, Eğitim ve Direniş: İslam, Siyahi Amerikalıların Kültürel ve Mücadeleci Kimliğini Kölelik Döneminden Sivil Haklar Hareketlerine Nasıl Şekillendirdi?
Al Jazeera’nın raporuna göre, İslam, Siyahi Amerikalılar için kölelik döneminden sivil haklar hareketlerine kadar, yalnızca bir dini inanç olmanın ötesinde, kimliklerini koruma, eğitim, kültürel direniş ve ırk ayrımcılığına karşı mücadele aracı haline geldi.
👈🏻Arkadaşımızın bu konu hakkındaki raporunu inceltelim.👉🏻
Amerika’daki İslam varlığı, 16. yüzyılda köle kervanlarına taşınan Müslüman Afrikalı kölelere kadar dayanır.
Al Jazeera’ya göre, bu köleler, İslam’ın 8. yüzyıldan beri yaygın olduğu batı Afrika bölgelerinden geldiler ve Maliki fıkhı ile İslami şeriat, onların günlük yaşamlarında merkezi bir rol oynuyordu.
Senegalli-Amerikalı tarihçi Sylviane Diouf, kitabında Kur’an eğitiminin, Arapça’nın öğrenilmesinin ve dini geleneklerin korunmasının, Avrupalıların Hristiyanlaştırma çabalarına karşı bu Müslümanların kültürel ve manevi direnişlerinin önemli araçları olduğunu vurguluyor.
Al Jazeera, namaz ve dini eğitimin Müslüman kölelere ruhlarını ve kimliklerini koruma, tiranlığa ve ayrımcılığa karşı direnme imkanı verdiğini rapor etti.
Bazı köleler, koruma altındaki adalarda yaşıyor ve silahlı bir şekilde kendilerini savunuyorlardı, İslam fıkhı ve hukuk sistemi onlara etik ve eşitlik ölçütleri sağlıyor, kolektif kimlik duygularını güçlendiriyordu.
Köleliğin sona ermesinden sonra, İslam, Siyahi Amerikalıların kültürel ve sosyal kimliğini yeniden inşa etmeye devam etti ve 1913’te “Moorish Science Temple” ve 1930’da “Nation of Islam” gibi dini hareketlerin oluşmasına zemin hazırladı.
1960’larda Malcolm X, İslam ile özgürlük ve eşitlik mücadelesini bağdaştırarak, bu dinin Siyahi Amerikalıların bilinci ve direnişindeki rolünü öne çıkardı.
Al Jazeera yazdı ki, yeni nesil Afrikalı-Amerikalı Müslümanlar zaman zaman İslam’ın tarihsel hafızasına daha az ilgi göstermesine rağmen, bu din hâlâ onların kimliklerini, etik standartlarını koruyor ve kültürel direniş simgesi olarak kalıyor. İslam’ın, Siyahi Amerikalıların kolektif kimliklerini oluşturma ve ayrımcılıkla mücadeledeki tarihi rolünü hatırlatıyor.




