Hindistan

Hindistan’daki Müslümanlara Yönelik Baskılar Artıyor; Gözaltılar, Yıkımlar ve İslamofobik Medya Faaliyetlerinin Devam Etmesi

Hindistan’daki Müslümanlara Yönelik Baskılar Artıyor; Gözaltılar, Yıkımlar ve İslamofobik Medya Faaliyetlerinin Devam Etmesi

Son haftalarda, Hindistan’ın çeşitli eyaletlerindeki Müslümanlar, keyfi gözaltılar ve mülklerinin yıkımı gibi baskılarla karşı karşıya kaldılar.

İslam karşıtı haber ve raporların yayımlanması ve dini kısıtlamalar, toplumsal gerilimlerin artmasına ve insan hakları kuruluşlarının endişe duymasına neden oldu.

👈🏻Arkadaşımızın bu konu hakkındaki raporunu inceleyelim.👉🏻

Son haftalar, Hindistan’ın farklı eyaletlerinde dini ve toplumsal gerilimlerin artmasına tanık olundu.

Uttar Pradesh eyaletinde, “Ben Muhammed’i Seviyorum” posterleri astıkları için beş vatandaş gözaltına alındı.

Polis, halk protestolarını şiddetle bastırmaya çalıştı.

Bu eylemler, Müslüman gruplar ve insan hakları örgütleri tarafından sert bir şekilde eleştirilerek dini özgürlüklere ve insan haklarına aykırı olarak değerlendirildi.

Aynı zamanda Bareilly şehrinde, Dr. Nafees’e ait olan ve Reza Sarayı olarak bilinen evin bir kısmı, kentsel gelişim otoritesi tarafından yıkıldı.

Yetkililer bu eylemi “yasadışı inşaat” olarak nitelendirdi, ancak halk ve Dr. Nafees’in destekçileri bunu Müslüman topluluğa karşı siyasi bir hamle olarak gördü.

Bu yıkım, azınlıklara yönelik ayrımcı politikaların ve baskının bir örneği olarak dikkat çekti.

Kashi şehrinde, Müslümanların ezan için hoparlör kullanmalarına Hindu grupların itiraz etmesi üzerine dini gerilim arttı.

Müslüman dini liderler, sakinliğin ve karşılıklı saygının korunmasını istedi ve tüm vatandaşlara adil davranılmasının önemini vurguladılar.

Öte yandan, Hindistan medyası, özellikle tanınmış haber ağları, “Mehendi Cihad” ve “Aşk Cihadı” hakkında İslam karşıtı raporlar yayımladıkları için kınandı.

Bu medya kuruluşları, araştırılmadan ve tek taraflı olarak yayımladıkları haberlerle, Müslümanlara yönelik güvensizlik ve nefret ortamı yarattılar.

Mehendi Cihadı, Müslüman sanatçıların düğün törenlerinde Hindu kadınlarını zorla İslam’a çektiği yönündeki yanlış ve komplo teorisine atıfta bulunmaktadır.

Ancak bu, Müslümanlara karşı korku ve nefret yaratma amacıyla yayılan asılsız bir iddiadır.

Aşk Cihadı da benzer bir teoridir ve Müslüman erkeklerin evlilik veya romantik ilişkilerle gayrimüslim ve Hindu kadınlarını İslam’a çektiğini iddia eder ki bu da gerçek değildir ve İslam karşıtı bir niteliğe sahiptir.

Bu suçlamalardan dolayı Hint medyası, İslam’ı hedef alan haberleri yaydıkları ve bu iki komplo teorisini teşvik ettikleri için kınandı.

Bu kınamanın amacı, yanlış bilgi yayılmasının ve dini nefretin körüklenmesinin tehlikelerini göstermektir.

İnsan hakları uzmanları, keyfi gözaltıların, mülk yıkımlarının ve medya tahriklerinin, hem dini çatışmaları artırdığı hem de temel insan haklarını ihlal ettiği konusunda ısrar ediyorlar.

Hindistan hükümetinden, azınlıkların dini ve sosyal özgürlüklerini garanti altına almasını ve gerilimlerin artmasını önlemesini talep ettiler.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu