Suriyeli Mültecilerin Dönüşü; Yıkımların Gölgesinde Vatan Özlemi
Suriyeli Mültecilerin Dönüşü; Yıkımların Gölgesinde Vatan Özlemi
Yüz binlerce Suriyeli mültecinin komşu ülkelerden vatanlarına dönüşü, coşku ve özlemle başladı. Ancak tahrip olmuş evler, yıkılmış altyapılar ve hizmet yokluğu, dönüş heveslerini acı gerçeklerle yüz yüze getirdi.
👈🏻Arkadaşımızın bu konu hakkındaki raporunu inceleyelim.👉🏻
Siyasi değişimlerin ardından Şam’da Suriyeli mültecilerin ülkelerine dönüşü coşkulu bir şekilde başladı.
Medya raporlarına göre, sadece Türkiye’den resmi sınır kapılarından yaklaşık 450 bin mülteci Suriye’ye dönerken, Lübnan, Ürdün ve Irak’tan da yaklaşık 250 bin kişi geri döndü.
Bu dönüşler daha iyi bir yaşam ve evlerini tekrar inşa etme umuduyla gerçekleşti. Ancak sahadaki gerçekler hızla sevinçlerini acıya dönüştürdü.
Dönenler, harabe halindeki evlerle ve ciddi su, elektrik ve kamu hizmetleri eksiklikleriyle karşılaştılar.
Dünya Gıda Programı, Suriye nüfusunun %90’ının gıda güvensizliği ile karşı karşıya olduğunu ve birçok ailenin günlük temel ihtiyaçlarını karşılamakta ciddi zorluklar yaşadığını bildirmiştir.
Hukuki sorunlar da dönenler için başka bir zorluk teşkil ediyor. Yurtdışında doğan çocuklar, yasal olarak kaydedilmemiş evlilikler ve kaybolmuş belgeler, onların hayatlarını yeniden kurmalarını engellemektedir.
Uzmanlar ve medya, acil olarak evlerin yeniden inşasının, acil destek paketlerinin sunulmasının, yasal belgelerin çıkarılmasının kolaylaştırılmasının ve dönenlere psikolojik desteğin sağlanmasının zorunlu olduğunu vurguluyorlar.
Suudi Arabistan’ın yaklaşık altı milyar dört yüz milyon dolarlık taahhüdü de dahil olmak üzere uluslararası yatırım, enerji, su ve atık su altyapısının yeniden inşasında ve iş olanakları yaratılmasında önemli bir rol oynayabilir.
Vatana dönüş mültecilerin doğal bir hakkıdır. Ancak bunun gerçekleşmesi ekonomik, hukuki ve sosyal engellerin kaldırılmasına bağlıdır.
Medya raporlarında belirtildiği gibi, yeni Suriye yönetiminin ve uluslararası toplumun desteği olmaksızın dönenler zorluklar ve sürekli tehditlerle karşı karşıya kalacak ve vatana dönüş heyecanı, ancak yaşamlarını yeniden inşa etme kapasitesiyle anlam kazanacaktır.
Uzmanlar, bu krizin, kapsamlı bir program ve gerçek destek olmaksızın mültecilerin dönüşünün, özgürlük ve güvenliğe doğru bir adım olmaktan çok, pahalı ve zor bir deneyime dönüşebileceğini gösterdiğini düşünüyor.
