Kerbela Esirlerinin Medine’ye Dönüşü ve Aşura Musibetinin Yeniden Anılması
Kerbela Esirlerinin Medine’ye Dönüşü ve Aşura Musibetinin Yeniden Anılması
Kerbela’daki esir kafilesi, Kerbela’dan Medine’ye on altı günlük bir yolculuktan sonra, gözyaşları ve ağıtlarla karşılandı. Bu durum, İmam Hüseyin (a.s) ve sadık yarenlerinin şehadetini gönüllerde yeniden canlandırdı.
👈🏻Arkadaşımızın bu konu hakkındaki raporunu inceleyelim.👉🏻
Kerbela esirleri kafilesi, hicri 61 yılının Sefer Ayı’nın 20’si tarihinde Kerbela’ya döndü ve şehitlerin mezarlarının yanında üç gün kaldı. Bu süre zarfında, yas içindeki kadınlar ve çocuklar, şehitlerin mezarları yanında yas merasimleri düzenlediler. Ayrıca, İmam Hüseyin’in (a.s) mübarek başı bedenine ulaştırıldı.
Bu kısa süre sonrasında, kafile Kerbela’dan 23 Sefer günü ayrıldı ve farklı yerleşim yerlerinden ve şehirlerden geçerek, on altı gün sonra Medine’ye vardı.
Kerbela ile Medine arasındaki yolun normal şartlarda bir haftadan az sürdüğü belirtilmiş, ancak kafilenin durumu nedeniyle yolculuk yavaş ve sık sık duraklamalarla gerçekleşmiştir.
Tarihi rivayetlere göre, kafile 7 Rebî’ul-evvel’de Medine yakınlarındaki Harra Vâkım bölgesine ulaştı.
İmam Zeynelabidin (a.s), kafilenin sessiz ve ani bir şekilde Medine’ye girmesini istemedi. Aksine, Ehlibeyt’in şehirdeki varlığını Emevîlerin zulümlerinin hatırlanmasına vesile kılmayı amaçladı. Bu sebeple, Medine’nin etrafında çadırlar kurarak, Beşir bin Huzlem’den ağıtlarla insanları İmam Hüseyin’in (a.s) şehadetinden haberdar etmesini istedi.
Beşir’in “Ya ehle Yesrîb, la mukâme lekum…” feryadıyla bu haberi duyurması üzerine Medine’nin her yanı feryat ve gözyaşıyla inlemiştir.
Tarihçiler, kafilenin dönüşünden önce İmam Hüseyin’in (a.s) şehadet haberinin birkaç aşamada Medine’ye ulaştığını belirtmişlerdir.
İlk olarak, Peygamber Efendimiz’in (s.a.a) hanımı Ümmü Seleme, Aşura gününde sarsıcı bir rüya ile bu şehadeti öğrenmişti. Kerbela’dan aldığı ve kana dönüşen toprağı göstererek, bu musibetin haberini haykırmıştı.
Sonrasında, yaklaşık on gün sonra Ubaydullah bin Ziyad’ın elçisi Medine’ye ulaşıp İmam’ın şehadetini ilan etti. Bu haber, Beni Haşim hanedanı ve genel halkta derin bir keder dalgası yarattı.
Ancak, esir kafilesinin dönüşü Medine halkının üzüntüsünün zirve noktasıydı. Ehlibeyt’in (a.s) varlığı ve Kerbela’nın hatırlattığı musibet, İslam toplumunu mateme sürükledi ve Emevîlerin zulümlerini daha da gözler önüne serdi.
