Kur’an’ın, Mızrağın Ucuna Takılması, Şam Ordusunun Bir Hilesi ve Emirü’l-Müminin’in (a.s) Yarenlerinin Kılıçlarını Kınına Koyması; Sıffin Savaşı’nın Zaferden Hakemliğe Uzanan Hikayesi

Kur’an’ın, Mızrağın Ucuna Takılması, Şam Ordusunun Bir Hilesi ve Emirü’l-Müminin’in (a.s) Yarenlerinin Kılıçlarını Kınına Koyması; Sıffin Savaşı’nın Zaferden Hakemliğe Uzanan Hikayesi
Sıffin Savaşı, İslam tarihinin en büyük ve en karmaşık savaşlarından biri olup, Hicri 37 yılının Safer ayının birinci gününde Irak’ın batısında Emirü’l-Müminin Hazreti Ali (a.s) ile Muaviye arasında başladı.
Hile, hakemlik ve Müslüman ümmetinin acı kaderiyle sonuçlanan bu savaş, İslam tarihinde bir dönüm noktası olup, dersleri hala tarih bilincinde canlı kalmıştır.
👈🏻Arkadaşımızın bu konu hakkındaki raporunu inceleyelim 👉🏻
Osman’ın öldürülmesinin ardından Emirü’l-Müminin Hazreti Ali’ye (a.s) geniş katılımlı biat yapılmıştı ancak sadece Şam Valisi Muaviye, bu halifeliği kabul etmeyip biat etmekten kaçındı.
Şam bölgesinde yıllarca siyasi bir konum elde etmiş olan Muaviye, Osman’ın kanını talep etme bahanesiyle Emirü’l-Müminin Hazreti Ali (a.s) aleyhine bir ordu hazırladı.
Cemel olayının sona ermesinden sonra, Emirü’l-Müminin Hazreti Ali (a.s) Kufe’de ikamet etti ve Muaviye’yi itaat etmeye çağıran mektuplar yolladı. Ancak Muaviye’nin cevabı küçümseyici idi.
Emirü’l-Müminin Hazreti Ali (a.s), Kufe, Basra ve İsfahan’dan gelen askerlerin yardımıyla ordusunu Nehle’de topladı ve Şam sınırına doğru hareket etti.
Fırat nehri yakınlarındaki Sıffin bölgesinde, Şam ordusu suya erişimi engelledi. Ancak Malik Eşter’in cesaretiyle su ablukası kırıldı ve Emirü’l-Müminin Hazreti Ali (aleyhisselam) Şamlıların da sudan faydalanmasına izin verdi.
Safer ayının birinci gününde savaş başladığında çatışmalar şiddetle devam etti.
Sert ve uzun “Leyletü’l-Harir” gecesi, Emirü’l-Müminin Hazreti Ali (aleyhisselam)’ın ordusunun kesin zaferine çok yakın bir zamandı, ancak Amr bin As’ın hilesi her şeyi değiştirdi.
Kur’an’ların mızrakların ucuna yükseltilmesiyle, Irak ordusunun bir kısmı kandırıldı ve savaşı durdurma talebinde bulundular.
Emirü’l-Müminin Hazreti Ali (a.s) istemeyerek de olsa hakemliği kabul etmek zorunda kaldı.
Hakem olarak Amr bin As ve Ebu Musa Eş’ari seçildi.
Ebu Musa safça Emirü’l-Müminin Hazreti Ali (a.s)’ı halifelikten aldı ve Amr bin As beklenmedik bir şekilde halifeliği Muaviye’ye teslim etti.
Sonuç, Kufe ordusunun çöküşü, Haricilerin ortaya çıkışı ve İslami adaletin gecikmesi oldu; Emirü’l-Müminin Hazreti Ali (a.s) ise o duygularla dedi ki: “Dün emir veriyordum, bugün ise itaat etmek zorundayım.”