İslam Dünyası

Milano’daki Genç Suçluların Yüzde Yetmişi Selefi ve Radikal Sünni Gruplara Bağlı

Milano’daki Genç Suçluların Yüzde Yetmişi Selefi ve Radikal Sünni Gruplara Bağlı

İtalya’nın Milano kentindeki “Cesare Beccaria” ıslahevi ve gençlik eğitim merkezinde, tutuklu gençlerin yaklaşık yüzde yetmişi Selefi ve radikal Sünni gruplara bağlı.

Bu durum, yetkililer arasında radikal eğilimlerin artışı ve sosyal kriz konusunda endişeye yol açmıştır.

👈🏻Arkadaşımızın bu konu hakkındaki haberini inceleyelim.👉🏻

İtalya’daki “Cesare Beccaria” ıslahevinde tutuklu bulunan gençlerin yaklaşık yüzde yetmişi Selefi ve radikal Sünni gruplara bağlıdır.

İtalyan gazetesi “Il Giornale”, bu gençlerin çoğunlukla ikinci nesil göçmenler olduğunu ve ağırlıklı olarak hırsızlık, uyuşturucu ve şiddet gibi suçlar nedeniyle bu merkezde tutulduğunu bildirmiştir.

Bu gençler, yoksul ailelerden gelmekte ve genellikle düşük eğitim geçmişine sahip olup Batı kültüründen uzaklaşmakta, radikal ideolojilere, Selefi ve radikal Sünni gruplara katılma riski altında bulunmaktadırlar.

Cezaevi yetkilileri, bu durumu ciddi bir sosyal ve güvenlik krizi olarak nitelendirmiş ve bu tür koşulların cezaevlerinde radikal Sünni grupların faaliyetlerinin yayılmasına yol açabileceğini konusunda uyarmaktadırlar.

Radikal Sünni ve Selefi gruplar, aşırı propaganda ve şiddet eylemleriyle, İslam’ın gerçek ve hoşgörülü yüzünü ciddi bir şekilde bozmuşlardır.

Bu gruplar, dini öğretileri çarpıtarak ve şiddeti teşvik ederek, dünya genelinde İslam’ın yanlış bir algısının oluşmasına neden olmuş ve birçok insanın İslam’ı yalnızca fanatizm ve şiddetle ilişkilendirmesine yol açmışlardır.

Böyle çarpıtılmış bir imaj, sadece Müslümanlara zarar vermekle kalmamakta, aynı zamanda İslam’ın barış, adalet ve sevgi mesajlarının doğru anlaşılmasını da engellemekte ve gerçek İslam’ı tanıtmak için ciddi çabalara ihtiyaç duymaktadır.

Ayrıca, genç suçluların radikal Sünni gruplara ve Selefi ideolojilere yönelmesi karmaşık bir problemdir ve bunu önlemek ve düzeltmek için güvenlik, kültürel ve eğitim kurumlarının dengeli ve etkili çözümler sunmak adına iş birliği yapmaları gerekmektedir.

Medya ve uzmanlar, bu sosyal krize yönelik bütüncül çözümler aramaya devam etmektedirler.

Uzmanların önerdiği çözümler arasında, Avrupa’lı gençlerin radikal Sünni ve Selefi düşüncelere yönelmesinin arttığı göz önüne alındığında, Şii düşünürler ve Ehli Beyt Mektebi’nin takipçileri daha fazla sahaya inerek, akılcılık temelli, net ve ılımlı görüşler sunarak genç nesli yönlendirmede etkili bir rol üstlenebilir.

Sevgi, adalet, birlikte yaşama ve aşırıcılığa direnme öğretilerine vurgu yapan her türlü kültürel ve dini diyalog, radikalleşmeye karşı en iyi çözüm olabilir.

Ayrıca, modern medya ve sanal ortamdan faydalanarak, Ehl-i Beyt’in saf bilgilerini açıklamak ve fikri şüpheleri yanıtlamak, gençlerin radikal gruplara katılmasını önlemekte önemli bir rol oynamaktadır.

Düşünürler, yanıltıcı açıklamaların yanı sıra genç neslin yapısal ve pratik olarak eğitilmesine de öncelik vermeli ve onlara soru sorma ve düşünsel olarak gelişme imkanı tanıyan güvenli ve açık alanlar sağlamalıdır. Böylece bu gençler radikalizme yönelmek yerine İslami moderasyon ve ahlak yoluna girebilirler.

Bu girişim, dini kimlik ve haysiyeti korumanın yanında, dayanışma içinde sürdürülebilir bir toplumun gelişimine de katkı sağlayacaktır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu