14 Zilhice; Resulullah’ın Hz. Fatıma Zehra (s.a)’ya Fedek Bağını Bağışladığı Gün

14 Zilhice; Resulullah’ın Hz. Fatıma Zehra (s.a)’ya Fedek Bağını Bağışladığı Gün
14 Zilhice, İslam tarihinin ilk dönemlerinde gerçekleşen ve
Allah’ın emri ile Peygamber Efendimiz (s.a.a)’in, Hz. Fatıma Zehra (s.a)’ya Fedek bağlarını bağışladığı bir olayı hatırlatmaktadır.
Bu toprak, daha sonra gasp edilmiş ve Ehlibeyt (a.s)’ın mazlumiyetinin simgesi haline gelmiştir.
👈🏻Arkadaşımızın bu konu hakkındaki raporunu inceleyelim.👉🏻
14 Zilhice, İslam tarihinin önemli bir olayını hatırlatıyor. Bugün Peygamber Efendimiz (s.a.a) ilahi bir emir doğrultusunda, sevgili kızı Hz. Fatıma Zehra (s.a)’ya Fedek topraklarını bağışladığı gündür.
Bu bağış, Ehlibeyt (a.s)’ın İslam toplumundaki yerini gösteriyordu.
Fedek, Hayber’in fethi sonrasında, Hicri 7. yılda, savaşsız ve asker gönderilmeden Peygamber Efendimiz ve Emir-el Müminin (a.s) tarafından fethedilen verimli bir topraktı. Haşr Suresi 6. ayetine göre bu tür fetihler, Peygamber Efendimiz’in kişisel mülkü kabul edilmekteydi.
“Bihar-ul Envar” ve “Vesail-uş Şii” gibi kaynaklar, Peygamber Efendimiz’in Allah’ın emrine uyarak ve “Ve âti zi’l-kurbâ hakkahu” “Akrabaya hakkını ver” ayetinin nazil olmasıyla, Fedek’i Hz. Fatıma (s.a)’ya verdiğini detaylarıyla anlatmaktadır. Bu ayet, Peygamber Efendimiz’e, yakın akrabalarının, özellikle Ehlibeyt (a.s)’ın hakkını vermesi gerektiğine dair ilahi bir buyruktu.
Bu olay için resmi bir belge dahi hazırlanmış ve Ümm-ü Eymen gibi şahitler bu olaya tanıklık etmiştir.
Peygamber Efendimiz, bu bağışı halka duyurmuştur. Fedek’in yıllık geliri, bazen 120 bin dinara kadar çıkar ve yoksullara yardım için kullanılırdı.
Ancak Peygamber Efendimiz’in şehadetinden sonra, hilafet makamı Fedek’e saldırmış, Hz. Zehra (s.a)’nın temsilcisini kovmuş ve toprağı ele geçirmiştir. Hz. Fatıma (s.a), yanına resmi belge alarak Ebubekir’in huzuruna çıkmış, ancak o, belgeyi ve tanıkları reddetmiştir.
Buna karşılık Hz. Fatıma (s.a), daha sonra “Fedek Hutbesi” olarak tanınan bir hutbe okumuştur. Sonrasında, Ebubekir Fedek’i geri verme kararı almış, ancak Ömer, hakaret dolu bir şekilde mektubu yırtmıştır.
Fedek olayı, sadece bir toprak meselesi değil, hakkın ve hakikatin savunusu ve Ehlibeyt (a.s)’ın mazlumiyetinin bir işaretiydi.
Tarihin hafızasında, Hz. Fatıma (s.a)’nın mazlumiyetinin net bir kanıtı olarak kalmaya devam etmektedir.
Fedek olayı, hala Hz. Fatıma Zehra (s.a)’nın haksızlıklara karşı duruşunun, hak arayışının ve mazlumiyetinin açık bir sembolü olarak yaşamaktadır. Bu gün sadece tarihe ait değil, adalet arayanların yüreğinde de canlı kalmıştır.